Yalova’yı bir iki yıldır meşgul eden konu meclislerin almış olduğu bir plan notu kararına yapılan itirazlar gene hortladı. Bu konuda defalarca yazmaya çalıştığım gibi alınan kararlar bundan sonra açılacak tesisleri bağlar. Karardan önce müracaatlarını yapmış gerekli izinlerini almış olan tesisleri bağlamaz dedim durdum. Anlamak istemedikleri için anlayamadılar, sonunda bu konu ile ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından Yalova Valiliği’ne görüş verildi. Belediyeler ve İl Özel İdareleri tereddütte kaldıkları konular hakkında ilgili bakanlığın görüşünü alırlar, bu görüşler geçerli olup mahkemelerde kabul görür. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından Yalova Valiliği’ne gönderilen yazı tam metnini yazayım; Aksa Akrilik Kimya Sanayi A.Ş.’nin 17.02.2012 tarih ve 4 sayılı yazısına istinaden ilgili yazı ile Yalova İline yönelik 1/25000 ölçekli Çevre Düzen Planı (ÇDP) ile İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi tarafından 08.06.2007 tarihinde onaylandığı Mülga Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca açılan dava sonucu Bursa 3. İdare Mahkemesi’nce ÇDP’nin sanayi alanlarına ilişkin kararlarının iptal edildiği bahse konu sanayi alanındaki termik santrale ait 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının 11.10.2010 tarihinde Bakanlığımızca onaylandığı, Valiliğinizce Mülga Sanayi ve Ticaret Bakanlığından görüş sorulduğu ve Bakanlığının 26.01.2010 tarih ve 728 sayılı yazısı ile mer’i imar planlarına uygun yapılaşan, müktesep hak oluşturan mevcut sanayi tesislerine ait uygulama imar planlarının üst ölçekli planlara yansıtılması gerektiği yönünde görüş bildirildiği, TDP’nin iptal edilen sanayi alanlarına ilişkin ölümünün İl Genel Meclisince 09.09.2011 ve 212 sayılı kararı ile SDF’ye tekrar işlendiği ve askı sürecinde itirazlar olduğu, ayrıca Yalova Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisince 06.01.2011 tarih ve 10 sayılı kararla söz konusu alanlara kömür yakıtlı enerji üretim tesisleri ve termik santraller kurulamaz şeklinde plan notu getirildiği, bahse konu tesise 2008 yılında ÇED olumlu kararı verildiği ve tesis için EDPK tarafından verilmiş enerji üretim tesisi lisansının bulunduğu belirtilerek konuyla ilgili Bakanlığımız görüşü talep edilmektedir. Tanımlandığı şekli ile ülke ve bölge plan kararlarına uygun olarak konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi yerleşme ve arazi kullanılması kararlarını belirleyen üst kademe fiziki planlardır. Plan kademelenmesi gereği alt ölçekli imar planlarının çevre düzeni planında belirlenen hükümlere ve kararlara uygun olarak yapılması yasal zorunluluktur. Bu çerçevede 5302 sayılı İl Özel İdare Kanunu uyarınca İl Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi tarafından 06.07.2007 tarihinde onaylanarak yürürlüğe girmiş olan 1/25000 ölçekli ÇDP ve yapılan ve 13.01.2012 tarihinde askıya çıkarılan KDP değişikliğinin (A.Genel Hükümler) 9. maddesinde bulunan onaylandığı tarihteki mer’i mevzuata göre yapılmış ve onaylanmış imar palanları ve yapılaşmalar ile ilgili müktesep haklar saklıdır ve 16. maddenin (m) fıkrasında bulunan, planlamaya alınan alanlarda sanayi tesislerinin üretim sürecinde ihtiyaç duyacakları kimyasal maddeler kendi arazileri üzerinde depolamaları hariç ticari amaçlı tehlikeli ve kimyasal maddeleri (sıvı, katı, gaz) depolanacağı terminaller oluşturulamaz bu alanlarda kömür yakıtlı enerji üretim tesisleri ile kömür yakıtlı termik santraller kurulamaz hükümleri, söz konusu tesisin 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının 11.11.2010 tarihinde onaylandığı, tesisin 06.09.2011 tarihli Yapı Kullanma İzin Belgesi olduğu dikkate alındığında söz konusu tesis için imar planları ile oluşturulan müktesep hakkın korunduğu ve yapı kullanma izni alınmış enerji tesisine mer’i mevzuat çerçevesinde işletme ruhsatı verilmesi ile ilgili işlemlerin yürütülmesi gerektiği 16. maddenin (m) fıkrasında bulunan hükmün ise planın yürürlüğe girdiği tarihten sonraki uygulamalar için bağlayıcı olduğu dolayısı ile söz konusu tesis için bu hükmün uygulanamayacağı hususunda bilgilerinize gereğini rica ederim, denildi. Yukarıdaki görüş tamamen Bakanlığa aittir. Herhangi bir ilave söz konusu değildir. Şimdi şaşırmış bunlar derken aynı meclis, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürlüğü tarafından verilen 07.09.2011 ve 30 nolu meclis kararında ilgili Bakanlığın vermiş olduğu görüşü onaylıyor, fakat ne kerametse Çevre ve Şehircilik Bakanlığının vermiş olduğu görüşe itibar etmiyor. Ayrıca böyle bir çok karar var meclisler tarafından alınan. Şimdi soruyorum: Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Siz kimi kandırıyorsunuz. Bazı sivil toplum kuruluşlarına şirin görünmek için doğruyu anlatmayıp şov yapıyorlar. Siz bu Aksa’nın talebini meclisten geçirmeyerek bir şey mi yaptığınızı sanıyorsunuz. Bire bir konuştuğumuzda bir çok meclis üyesi müktesep haktır, Bakanlığın görüşü doğrudur, demelerine karşın itiraz meclisten geçmiyor. Bakanlık kendi görüşüne sahip çıkması lazım, aksi halde mahkeme yolu açılır. Meclis kararlarının kesinleşmesi için Valinin onaylaması gereklidir. Bakarsınız Sayın Valim yanlışı görür, meclislere kararı iade eder. Bekleyip görelim, bu çalkantıdan acaba kimler kazançlı çıkacak.