NE ABD NE DE RUSYA, TÜRKİYESİZ ORTADOĞU COĞRAFYASINI DİZAYN EDEMEZ
Yazının Giriş Tarihi: 16.01.2019 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.01.2019 00:00
Bir ülkenin gücü, tarihi birikimi, coğrafi konumu, nüfus yoğunluğu gibi sabit unsurların yanı sıra ekonomisinin büyüklüğü, askeri kapasitesi gibi unsurların toplamından oluşur. Türkiye uzun zamandır Mezopotamyanın topraklarını paylaştığı öteki iki ülke olan Suriye ve Iraka bu eşsiz coğrafyanın bir barış ve refah havzasına dönüştürülebileceğini anlatmaya çalışıyor.
Verimlilik bakımından Orta Doğunun üç bölümü öne çıkıyor. Bunlar, Mezopotamyaya hâkim olması ve Doğu Akdenize çıkış sağlaması bakımından Suriye, Mezopotamyanın devamını teşkil etmesi ve petrol kaynaklarına sahip olması bakımından Musul-Basra Havzası ve Orta Doğu su kaynakları, Süveyş ve Nil Deltası gibi stratejik bölgeleri içinde barındırması bakımından Lübnan-Nil Deltası bölgeleridir. Bu bölgeler aynı zamanda bereketli Hilal olarak değerlendirilmektedir.
ABDnin Suriyede resmi olarak 503 adet birliği yer alıyor. Fakat gerçek rakam çoğu ülkenin kuzey doğusunda olmak üzere 2000 dolaylarındadır. Başkan Trump, Pentagona askerlerini en kısa sürede Suriyeden çekme emrini verdi. Fakat 2014 yılından bu yana bölgede konuşlanan ABDnin 15 üssü bulunurken, 3 tanesinin de inşaatları devam ediyor. Bu üsler Türkiye sınırına yakın PYD/PKKnın işgal ettiği topraklarda yer alıyor. Ayrıca ABD coğrafyadaki en büyük silah mühimmat depolarını Rakkanın kuzeyinde kurdu. Buraya yıl boyu büyük miktarda sevkiyat yaptı. PYD/PKKnın işgal ettiği topraklarda yeni üs inşa çalışmalarını sürdürürken aynı zamanda Fıratın doğusuna radar sistemi ve gözlem noktaları kurdu. Bu da yetmiyormuş gibi Amerikan ordusu kontrolündeki üslerden hava operasyonları düzenledi. Aynı zamanda Türkiyenin terör örgütü PKKnın organik devamı olan PYD/SDGye askeri eğitim ve malzeme yapmaya devam etti.
ABD, Türkiyeye söz verdiği üzere PYDye dağıttığı silahları geri alabilecek mi?
Bilindiği üzere ABDli yetkililer Türkiyeye sürekli DEAŞ tehlikesi tamamen ortadan kalktığı an PYDye verdikleri silahların hepsini geri alacağını ifade etti. Şimdi ise Trumpın DEAŞın neredeyse tamamen yok olduğunu ve çekilme kararından sonra sözünü tutup tutamayacağı merak ediliyor. Fakat şu gerçek görülmelidir ki, ABDnin örgütle ilişkisi taktiksel ve geçici değil. ABDnin tüm askeri unsurlarını bölgeden çekmeyecek. Zaten bir kısım askeri kuvvetini Irakta tutarak gerekli gördüğü zaman yeniden Suriyeye müdahale hakkını saklı tutuyor. Asıl önemli nokta yerel ortaklarla çalışmaya devam edeceğiz derken burada PYDden söz etmesidir. Son olarak Trumpın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Türkiyeden Suriyede Kürt güçlere karşı askeri harekâtın düzenlenmemesi hususunda garanti almaya çalışmıştı. Bazı üst düzey Kürt yetkililer, ABDnin Suriyeden çekilmesi durumunda Rusyanın arabuluculuğunda siyasi bir uzlaşmaya varmayı hedeflediğini ifade etmişti. ABDnin bu süreci karşıdan seyretmesini beklemek son derece zor. Çünkü Rusyanın önderliğinde Esad yönetimi ile yeni bir yol çizilmesi ABDnin Orta Doğudaki planlarını alt üst edecektir. PYDnin amacı, ABDye benden vazgeçersen hiç tereddüt etmeden Rusyanın masasına otururum mesajını verebilmek.
Öyleyse ABDnin çekilmesi sonrası, Esad hâkimiyetini kaybettiği bölgeleri yeniden kontrol atlına alabilir mi?
Esad kendi rejiminin garanti altına alınması ile beraber ülkenin kuzeyinde anlaşabileceği bir Kürt yönetimine tepki vermeyebilir. Çünkü Rusyanın da Suriyenin kuzeyinde meydana gelecek Kürt yönetiminden çokta rahatsız olmayacağını söyleyebiliriz. ABDnin esas amaçlarından biri Türkiye ile Rusyanın bir şekilde arasını açarak Türkiyeyi yalnızlaştırmak ve kendi bölge politikalarını takip etmeye zorlamaktır.
Türkiyenin ABDden istediği en önemli şey 1952 yılından bu yana NATO müttefikli olarak gördüğümüz ABD ile gerçek anlamda müttefiklik ilişkileri yürütmek. Fakat geçmişte olan birçok konu gibi bugün de ABD, Türkiye ile olaylara aynı pencereden bakamıyor ya da bakmak istemiyor. Şu husus unutulmamalıdır ki, ne Rusya ne de ABD, Türkiyenin masada olmadığı coğrafyada yeni bir düzen tesis edebilmeleri olanaksız. İki büyük gücün vekâleten birbirlerine karşı kullandıkları terör gruplarının Türkiyenin yanı başında meşrulaştırılmasına asla izin verilmeyecektir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
FURKAN KAYA
NE ABD NE DE RUSYA, TÜRKİYESİZ ORTADOĞU COĞRAFYASINI DİZAYN EDEMEZ