Yalova Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Halit Güleç son günlerde yapılan görevden almaları eleştirerek “Her seçim dönemi sonrasında iktidarın adeta gelenek haline getirdiği siyasi darbe sezonu yine açıldı” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 07.11.2024 16:35
Haber Güncellenme Tarihi: 07.11.2024 16:38
Kaynak:
Güldaniye Sofu Erdoğan
Güleç, yaptığı yazılı açıklamada şunları dile getirdi: “Son yıllarda ülkemizde yerel yönetimlerde artan bir merkezi müdahale eğilimi başladı. Belediyelerde yapılan görevden almalar ve kayyum atamaları, ‘siyasi darbe’ olarak tanımlanıyor. Bu görevden almaların sebebini aslında bugün fanatik hükümet yanlıları bile seçim sonuçlarından kaynaklandığını çok iyi bilmekte ve dile getirmekte.”
“Bir örneğini Yalova Belediyesi’nde yaşamıştık”
“Son günlerde tekrar hortlayan bu görevden almanın benzer bir örneğini de yakın geçmişte Yalova Belediyesi’nde yaşamıştık” diyen Güleç, “Suç tespit etmemize rağmen biz suçlu ilan edilerek görevden uzaklaştırılmıştık. O dönemde AKP meclis çoğunluğunu elinde bulundurduğu için kayyum atanmamış, belediye meclisinde seçim yapılmıştı” dedi.
“Kayyum atanması demokrasi açısından tartışmalıdır”
Belediye başkanlarının yerel seçimlerde halkın oylarıyla göreve geldiğine ve bu anlamda yerel demokrasinin en önemli unsurlarından biri olduğuna dikkati çeken Yalova Belediyesi eski Başkan Yardımcısı, açıklamasına şu sözlerine devam etti: “Ancak, belediye başkanlarının görevden alınması ve kayyum atanması, halkın iradesinin doğrudan etkilenmesi nedeniyle demokrasi açısından tartışmalar yaratmaktadır. Türkiye genelinde, muhalefet partilerinden belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine kayyum atanması her seçim dönemi sonrasında rutin bir uygulama haline gelmiştir. Bu belediyelere yapılan kayyum atamaları, terörle mücadele gerekçesiyle haklı gösterilmeye çalışılmakta olmasına karşın asıl nedeni seçim sonuçlarının hazmedilemeyişidir.”
“Yalova örneğinde olduğu gibi…”
“Siyasi darbe” olarak adlandırılan bu görevden almaların, yerel demokrasiyi baltaladığını ve halkın iradesine müdahale ettiğini sözlerine ekleyen Yalova Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Halit Güleç, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Yalova örneğinde olduğu gibi, yolsuzluk suçlamaları gerekçesiyle görevden alınan bir belediye başkanının yerine atanan geçici yönetici, o şehrin halkını doğrudan temsil etmeyen bir figür olarak görülmektedir. Nitekim ilk seçimde de bu net bir şekilde görülmüş halk sandıkta kendi adaletini sağlamıştır. Halkın seçtiği bir başkanın yargı kararı olmadan görevden alınması, demokrasinin temel prensipleriyle çelişen bir duruma işaret etmektedir. Ülkemizde belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine kayyum atanması, yerel yönetimlerin özerkliği ve halkın iradesi konusunda derin bir tartışmaya sebep olmakta ve gündemi meşgul etmekte. Bu uygulamalar, iktidar mensupları dışında kalan herkes tarafından demokratik sürece müdahale ve ‘siyasi darbe’ olarak tanımlanmakta. Halk yapılan bu siyasi darbelerin hesabını her seçimde sormasına rağmen iktidar gerekli dersi almayarak aynı hatayı tekrar tekrar yapmakta.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
“Siyasi darbe sezonu açıldı”
Yalova Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Halit Güleç son günlerde yapılan görevden almaları eleştirerek “Her seçim dönemi sonrasında iktidarın adeta gelenek haline getirdiği siyasi darbe sezonu yine açıldı” dedi.
Güleç, yaptığı yazılı açıklamada şunları dile getirdi: “Son yıllarda ülkemizde yerel yönetimlerde artan bir merkezi müdahale eğilimi başladı. Belediyelerde yapılan görevden almalar ve kayyum atamaları, ‘siyasi darbe’ olarak tanımlanıyor. Bu görevden almaların sebebini aslında bugün fanatik hükümet yanlıları bile seçim sonuçlarından kaynaklandığını çok iyi bilmekte ve dile getirmekte.”
“Bir örneğini Yalova Belediyesi’nde yaşamıştık”
“Son günlerde tekrar hortlayan bu görevden almanın benzer bir örneğini de yakın geçmişte Yalova Belediyesi’nde yaşamıştık” diyen Güleç, “Suç tespit etmemize rağmen biz suçlu ilan edilerek görevden uzaklaştırılmıştık. O dönemde AKP meclis çoğunluğunu elinde bulundurduğu için kayyum atanmamış, belediye meclisinde seçim yapılmıştı” dedi.
“Kayyum atanması demokrasi açısından tartışmalıdır”
Belediye başkanlarının yerel seçimlerde halkın oylarıyla göreve geldiğine ve bu anlamda yerel demokrasinin en önemli unsurlarından biri olduğuna dikkati çeken Yalova Belediyesi eski Başkan Yardımcısı, açıklamasına şu sözlerine devam etti: “Ancak, belediye başkanlarının görevden alınması ve kayyum atanması, halkın iradesinin doğrudan etkilenmesi nedeniyle demokrasi açısından tartışmalar yaratmaktadır. Türkiye genelinde, muhalefet partilerinden belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine kayyum atanması her seçim dönemi sonrasında rutin bir uygulama haline gelmiştir. Bu belediyelere yapılan kayyum atamaları, terörle mücadele gerekçesiyle haklı gösterilmeye çalışılmakta olmasına karşın asıl nedeni seçim sonuçlarının hazmedilemeyişidir.”
“Yalova örneğinde olduğu gibi…”
“Siyasi darbe” olarak adlandırılan bu görevden almaların, yerel demokrasiyi baltaladığını ve halkın iradesine müdahale ettiğini sözlerine ekleyen Yalova Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Halit Güleç, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Yalova örneğinde olduğu gibi, yolsuzluk suçlamaları gerekçesiyle görevden alınan bir belediye başkanının yerine atanan geçici yönetici, o şehrin halkını doğrudan temsil etmeyen bir figür olarak görülmektedir. Nitekim ilk seçimde de bu net bir şekilde görülmüş halk sandıkta kendi adaletini sağlamıştır. Halkın seçtiği bir başkanın yargı kararı olmadan görevden alınması, demokrasinin temel prensipleriyle çelişen bir duruma işaret etmektedir. Ülkemizde belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine kayyum atanması, yerel yönetimlerin özerkliği ve halkın iradesi konusunda derin bir tartışmaya sebep olmakta ve gündemi meşgul etmekte. Bu uygulamalar, iktidar mensupları dışında kalan herkes tarafından demokratik sürece müdahale ve ‘siyasi darbe’ olarak tanımlanmakta. Halk yapılan bu siyasi darbelerin hesabını her seçimde sormasına rağmen iktidar gerekli dersi almayarak aynı hatayı tekrar tekrar yapmakta.”
Güldaniye Sofu Erdoğan
Kaynak: Güldaniye Sofu Erdoğan