Rektör Bahçekapılı, “Bu felaket Yalova’nın hafızasında derin izler bıraktı”
Rektör Bahçekapılı, “Bu felaket Yalova’nın hafızasında derin izler bıraktı”
Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılı, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıl dönümü vesilesiyle bir mesaj yayımladı. Prof. Dr. Bahçekapılı, bu büyük felaketin Yalova'nın hafızasında derin izler bıraktığını belirterek, depremde hayatını kaybeden vatandaşları rahmetle andığını ifade etti
Haber Giriş Tarihi: 17.08.2024 00:41
Haber Güncellenme Tarihi: 17.08.2024 00:41
Kaynak:
Mehmet Tunç Tanrıverdi
https://www.yalovahayat.com/
Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılı, 17 Ağustos Marmara depreminin 25. yıl dönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin Kahramanmaraş depremi ile bir kez daha hatırladığını vurguladı. 17 Ağustos Marmara depreminin de ülkede ve Yalova’da derin izler bıraktığına vurgu yapan Bahçekapılı, “1999'dan bu yana Yalova, büyüyen, gelişen ve güçlenen bir şehir olarak yoluna devam etmektedir. Ancak bu büyümenin, depremlerin her daim gündemimizde olduğu bilinciyle ve geçmişten dersler çıkararak ilerlemesi gerektiğini unutmamalıyız" dedi.
“Depremlere hazırlıklı olmada bilim yol göstericidir”
Rektör Bahçekapılı, depreme hazırlıklı olmanın önemine vurgu yaparak, şehirlerin yeniden imarında ve gelecek projeksiyonunda bilimin ve aklın yol gösterici olması gerektiğini ifade etti. Ayrıca Yalova Üniversitesi olarak, kentin depreme hazırlıklı hale gelmesi, farkındalığın artırılması ve gerekli altyapı çalışmalarının yapılması konusunda her türlü katkıyı sunmaya hazır olduklarını belirtti.
"Depremler bizim gerçeğimizdir ancak bu gerçeğe karşı bilinçli ve hazırlıklı olmak, felaketleri en aza indirmenin en etkili yoludur" diyen Prof. Dr. Bahçekapılı, gelecek nesillere güvenli, sağlam ve sürdürülebilir bir Yalova bırakmanın herkesin sorumluluğu olduğunu söyledi. Son olarak, deprem bilincinin kültürün ayrılmaz bir parçası haline getirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, tüm birey ve kurumları bu konuda sorumluluk almaya davet etti.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Rektör Bahçekapılı, “Bu felaket Yalova’nın hafızasında derin izler bıraktı”
Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılı, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıl dönümü vesilesiyle bir mesaj yayımladı. Prof. Dr. Bahçekapılı, bu büyük felaketin Yalova'nın hafızasında derin izler bıraktığını belirterek, depremde hayatını kaybeden vatandaşları rahmetle andığını ifade etti
Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılı, 17 Ağustos Marmara depreminin 25. yıl dönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin Kahramanmaraş depremi ile bir kez daha hatırladığını vurguladı. 17 Ağustos Marmara depreminin de ülkede ve Yalova’da derin izler bıraktığına vurgu yapan Bahçekapılı, “1999'dan bu yana Yalova, büyüyen, gelişen ve güçlenen bir şehir olarak yoluna devam etmektedir. Ancak bu büyümenin, depremlerin her daim gündemimizde olduğu bilinciyle ve geçmişten dersler çıkararak ilerlemesi gerektiğini unutmamalıyız" dedi.
“Depremlere hazırlıklı olmada bilim yol göstericidir”
Rektör Bahçekapılı, depreme hazırlıklı olmanın önemine vurgu yaparak, şehirlerin yeniden imarında ve gelecek projeksiyonunda bilimin ve aklın yol gösterici olması gerektiğini ifade etti. Ayrıca Yalova Üniversitesi olarak, kentin depreme hazırlıklı hale gelmesi, farkındalığın artırılması ve gerekli altyapı çalışmalarının yapılması konusunda her türlü katkıyı sunmaya hazır olduklarını belirtti.
"Depremler bizim gerçeğimizdir ancak bu gerçeğe karşı bilinçli ve hazırlıklı olmak, felaketleri en aza indirmenin en etkili yoludur" diyen Prof. Dr. Bahçekapılı, gelecek nesillere güvenli, sağlam ve sürdürülebilir bir Yalova bırakmanın herkesin sorumluluğu olduğunu söyledi. Son olarak, deprem bilincinin kültürün ayrılmaz bir parçası haline getirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, tüm birey ve kurumları bu konuda sorumluluk almaya davet etti.