MAG-DER Yalova Başkanı Sabri Karaçam Açıkladı: Başka 17 Ağustoslar yaşanmaması için hazırlıklı olmalıyız
MAG-DER Yalova Başkanı Sabri Karaçam Açıkladı: Başka 17 Ağustoslar yaşanmaması için hazırlıklı olmalıyız
Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG-DER) Başkanı Sabri Karaçam, olası bir Marmara Depremi’nden en az hasarla çıkabilmek adına atılması gereken adımları açıkladı ve bir daha 17 Ağustos Depremi gibi felaketler yaşamamak adına vatandaşları bilinçli olmaya davet etti.
Haber Giriş Tarihi: 16.08.2024 12:54
Haber Güncellenme Tarihi: 16.08.2024 12:54
Kaynak:
Murat Can Aytemur
MAG-DER Yalova Başkanı Sabri Karaçam, Marmara Bölgesi'nde yaşanabilecek olası bir depremle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Karaçam, 17 Ağustos 1999’daki büyük depremin ardından yaşanan tecrübeler ışığında, bir daha benzer felaketlerle karşılaşmamak için hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı.
‘’Riskleri azaltmamız gerekiyor’’
Başkan Karaçam ilk olarak 1999 senesinde yaşanan depremi milat olarak kabul ettiklerini belirti ancak 6 Şubat Kahramanmaraş Depremi sonrasında yaşananların deprem konusunda hala daha hazır hale gelemediğimizin göstergesi olduğunu ifade etti. Karaçam sözlerinde, ‘’Bizim, öncelikle deprem gerçeğini kabullenmemiz gerekiyor. Ancak depremin risklerini azaltmamız gerekiyor. Bu riskleri azaltmak hem vatandaşa hem de ilgili kurumlara düşüyor’’ diye belirtti.
‘’Deprem değil bina öldürür’’
Depremin hayatın bir gerçeği olarak kabul edilmesi gerektiğini belirten Karaçam, depremin değil binaların öldürdüğüne vurgu yaptı ve sözlerinin devamında, ‘’Vatandaşların öncelikle evlerinde bulunan eşyaları afetlere uygun hale getirmesi gerekiyor. Devrilecek riskli eşyaların sabitlenmesi ve vitrin, dolap gibi eşyaların kapaklarının sağlamlaştırılarak açılmayacak şekilde ayarlanması gerekiyor aksi halde ev yıkılmasa bile bu eşyaların devrilmesi yüzünden yaralanmalar ve ölümler olabilir. Yalova’da şu anda binalar olarak kötü bir durumdayız. Gerçekten de bazı yerlerde gördüğünüz zaman bu bina yıkılır diyebiliyorsunuz. Bitişik nizamlarda çok katlı yapıların dengesiz olduğunu da görebiliyorsunuz. Daha önce Erzincan’da bu durumu yaşadık, bitişik nizamlarda alt veya üstten en az ikişer bina yıkıldı. Maalesef ki Yalova’da da yapı stoğumuz kötü durumda, hazırlıklı olmak adına vatandaşın tek başına mücadele etmesi yetersiz kalacak. Kentsel dönüşümün bir an önce hızlı bir şekilde desteklenmesi gerekiyor’’ ifadelerine yer verdi.
‘’Toplanma alanları büyük önem taşıyor’’
Afet anlarında toplanma alanlarının büyük önem taşıdığını ifade eden Karaçam, Yalova’da bulunan 82 toplanma alanında da bir an önce altyapı eksikliklerinin tamamlanması gerektiğini ifade etti ve ‘’Maraş’ta bazı yerlerde vatandaşlar toplanma alanlarının yetersizliği nedeniyle cenazelerini teslim alabilmek için bekleyemedi mecburiyetten şehir dışlarına gitmek zorunda kaldı. Toplanma alanları afet durumlarında vatandaşlar için hayati önem taşıyor, eksiklerin tamamlanması şart’’ dedi.
‘’Eğitimler çok önemli’’
Vatandaşların afet farkındalık eğitimi almasının, afet anlarında hayati önem taşıdığını belirten Başkan Karaçam, aynı zamanda da herkesin çadır kurmayı öğrenmesi gerektiğini ifade etti ve ilk 72 saatte vatandaşların kendi başlarının çaresine bakabilecek düzeye gelmesi gerektiğini söyledi. Yaşanan depremlerden bir ders çıkarılması gerektiğini söyleyen Karaçam, Yalova olarak olası bir depreme hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı.
‘’Eğitim, eğitim, eğitim’’
Sözlerini tamamlarken 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşlara ve yakınlarına Allah’tan rahmet ve başsağlığı dilediğini ifade eden Başkan Karaçam sözlerine şu ifadelerle son verdi, ‘’Amacımı kimseye depremin üzücü yanlarını hatırlatmak değil. Bizim amacımız sadece, 17 Ağustos gibi depremler yaşarsak neler yapmamız gerektiğini ve hatta yaşamadan önce almamız gereken önlemleri vatandaşlarımıza açıklamak ve farkındalık yaratmak. Vatandaşlar mutlaka eğitimli olmalı, deprem anında nereye nasıl sığınacağını bilmeli ve çaresiz kalmamalı. Yaşanan büyük depremlerde çok sayıda kişi maalesef ki ne yapacağını bilmediği için hayatını kaybediyor. Oysa ki gerekli eğitimleri almış olsa kurtulma şansı yakalayabilir. Bizim vatandaşlardan istediğimiz şey şu ‘Eğitim, eğitim, eğitim’. Afet anlarında telefon sistemlerinde sorun yaşanabileceği için yakınlarınızla önceden bir buluşma alanı belirleyebilirsiniz ve yaşanacak olan panik, izdihamı bu şekilde önleyebilirsiniz.’’
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
MAG-DER Yalova Başkanı Sabri Karaçam Açıkladı: Başka 17 Ağustoslar yaşanmaması için hazırlıklı olmalıyız
Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG-DER) Başkanı Sabri Karaçam, olası bir Marmara Depremi’nden en az hasarla çıkabilmek adına atılması gereken adımları açıkladı ve bir daha 17 Ağustos Depremi gibi felaketler yaşamamak adına vatandaşları bilinçli olmaya davet etti.
MAG-DER Yalova Başkanı Sabri Karaçam, Marmara Bölgesi'nde yaşanabilecek olası bir depremle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Karaçam, 17 Ağustos 1999’daki büyük depremin ardından yaşanan tecrübeler ışığında, bir daha benzer felaketlerle karşılaşmamak için hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı.
‘’Riskleri azaltmamız gerekiyor’’
Başkan Karaçam ilk olarak 1999 senesinde yaşanan depremi milat olarak kabul ettiklerini belirti ancak 6 Şubat Kahramanmaraş Depremi sonrasında yaşananların deprem konusunda hala daha hazır hale gelemediğimizin göstergesi olduğunu ifade etti. Karaçam sözlerinde, ‘’Bizim, öncelikle deprem gerçeğini kabullenmemiz gerekiyor. Ancak depremin risklerini azaltmamız gerekiyor. Bu riskleri azaltmak hem vatandaşa hem de ilgili kurumlara düşüyor’’ diye belirtti.
‘’Deprem değil bina öldürür’’
Depremin hayatın bir gerçeği olarak kabul edilmesi gerektiğini belirten Karaçam, depremin değil binaların öldürdüğüne vurgu yaptı ve sözlerinin devamında, ‘’Vatandaşların öncelikle evlerinde bulunan eşyaları afetlere uygun hale getirmesi gerekiyor. Devrilecek riskli eşyaların sabitlenmesi ve vitrin, dolap gibi eşyaların kapaklarının sağlamlaştırılarak açılmayacak şekilde ayarlanması gerekiyor aksi halde ev yıkılmasa bile bu eşyaların devrilmesi yüzünden yaralanmalar ve ölümler olabilir. Yalova’da şu anda binalar olarak kötü bir durumdayız. Gerçekten de bazı yerlerde gördüğünüz zaman bu bina yıkılır diyebiliyorsunuz. Bitişik nizamlarda çok katlı yapıların dengesiz olduğunu da görebiliyorsunuz. Daha önce Erzincan’da bu durumu yaşadık, bitişik nizamlarda alt veya üstten en az ikişer bina yıkıldı. Maalesef ki Yalova’da da yapı stoğumuz kötü durumda, hazırlıklı olmak adına vatandaşın tek başına mücadele etmesi yetersiz kalacak. Kentsel dönüşümün bir an önce hızlı bir şekilde desteklenmesi gerekiyor’’ ifadelerine yer verdi.
‘’Toplanma alanları büyük önem taşıyor’’
Afet anlarında toplanma alanlarının büyük önem taşıdığını ifade eden Karaçam, Yalova’da bulunan 82 toplanma alanında da bir an önce altyapı eksikliklerinin tamamlanması gerektiğini ifade etti ve ‘’Maraş’ta bazı yerlerde vatandaşlar toplanma alanlarının yetersizliği nedeniyle cenazelerini teslim alabilmek için bekleyemedi mecburiyetten şehir dışlarına gitmek zorunda kaldı. Toplanma alanları afet durumlarında vatandaşlar için hayati önem taşıyor, eksiklerin tamamlanması şart’’ dedi.
‘’Eğitimler çok önemli’’
Vatandaşların afet farkındalık eğitimi almasının, afet anlarında hayati önem taşıdığını belirten Başkan Karaçam, aynı zamanda da herkesin çadır kurmayı öğrenmesi gerektiğini ifade etti ve ilk 72 saatte vatandaşların kendi başlarının çaresine bakabilecek düzeye gelmesi gerektiğini söyledi. Yaşanan depremlerden bir ders çıkarılması gerektiğini söyleyen Karaçam, Yalova olarak olası bir depreme hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı.
‘’Eğitim, eğitim, eğitim’’
Sözlerini tamamlarken 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşlara ve yakınlarına Allah’tan rahmet ve başsağlığı dilediğini ifade eden Başkan Karaçam sözlerine şu ifadelerle son verdi, ‘’Amacımı kimseye depremin üzücü yanlarını hatırlatmak değil. Bizim amacımız sadece, 17 Ağustos gibi depremler yaşarsak neler yapmamız gerektiğini ve hatta yaşamadan önce almamız gereken önlemleri vatandaşlarımıza açıklamak ve farkındalık yaratmak. Vatandaşlar mutlaka eğitimli olmalı, deprem anında nereye nasıl sığınacağını bilmeli ve çaresiz kalmamalı. Yaşanan büyük depremlerde çok sayıda kişi maalesef ki ne yapacağını bilmediği için hayatını kaybediyor. Oysa ki gerekli eğitimleri almış olsa kurtulma şansı yakalayabilir. Bizim vatandaşlardan istediğimiz şey şu ‘Eğitim, eğitim, eğitim’. Afet anlarında telefon sistemlerinde sorun yaşanabileceği için yakınlarınızla önceden bir buluşma alanı belirleyebilirsiniz ve yaşanacak olan panik, izdihamı bu şekilde önleyebilirsiniz.’’
Murat Can Aytemur
Kaynak: Murat Can Aytemur