Türkiye tarihi boyunca birçok büyük deprem felaketine tanıklık etmiş ve binlerce kişiyi deprem nedeniyle kaybetmiştir. Bu acı tecrübe son olarak geçtiğimiz yıl 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli ve 11 ili etkileyen 2 depremle yeniden yaşandı.
Kahramanmaraş depremi çevredeki 11 ili etkilemekle kalmadı Suriye, Lübnan ve hatta Grönland'dan bile hissedildi. Almanya'nın toplam yüz ölçümü kadar bir bölgede yıkıma neden olan deprem felaketinde 11 şehrin birçoğu yerle bir olurken 53 bin 537 kişi yaşamını yitirdi, 107 bin 213 kişi ise ciddi şekilde yaralandı.
6 Şubat depremlerinin ardından gözler yeniden Marmara’ya ve İstanbul’a çevrildi. Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın hemen yakınında bulunan ve yaklaşık 20 milyon kişinin yaşadığı mega kentte deprem için önlemler hızla alınmaya başlandı, çürük ve kusurlu binaların geri dönüşüm çalışmaları da hız kazandı.
Dünya genelinde birçok jeoloji mühendisinin ve deprem uzmanının beklenen bu deprem için ortak fikri 7 üzerinde bir şiddette olacağına yönelik. Böyle bir depremin gerçekleşmesi durumunda İstanbul'un buradaki en büyük şansı ise en azından fay hattının şehrin tam olarak içerisinden ziyade denizin altından geçmesi.
İstanbul’da son olarak Eylül 2019'da Silivri açıklarında meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki deprem, yakın dönemde kentin en çok sarsıldığı ve korktuğu deprem olarak kayıtlara geçti. 2019’dan bu yana ise kayıtlara geçen yalnızca küçük sarsıntılar oldu.
Marmara Bölgesi'nde bulunan farklı şehirlerde son bir yılda gerçekleşen depremler de İstanbul'da korku ve paniğe yol açtı. 7 Kasım 2023'te Balıkesir'in Marmara ilçesinde 4.1, Aralık 2023'te Bursa Mudanya'da 5.1, yine Aralık 2023'te Yalova Çınarcık'ta 4.2 ve son olarak iki gün önce Çanakkale Yenice'deki 4.9 büyüklüğündeki depremler İstanbul'u ve çevre illeri de salladı.
Yunan basınında bugün yayımlanan bir haber programında İstanbul'da meydana gelecek muhtemel bir deprem senaryosu ele alındı. Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Yunanistan Jeoloji ve Doğal Afet Yönetimi Profesörü Efthymios Lekkas "7.7 veya 7.8 büyüklüğünde bir deprem olursa İstanbul'daki binaların üçte biri yıkılır. Depremin 2020 yılına kadar olması bekleniyordu ancak artık fay hattında biriken stres daha da artmaya başladı" dedi.
Açıklamasının devamında Lekkas, "Dünyanın çeşitli yerlerindeki bilim insanları ve Türkler arasında, İstanbul'da büyük bir depremin yaklaştığı yönünde yaygın bir kanaat var ve bu durum belgelenen bir gerçek. Son olarak Bursa ve Çanakkale taraflarında yaşanan depremler fayın aktif olduğunu ve sismik hareketlerin sürdüğünü gösterdi" değerlendirmesinde bulundu.
Lekkas, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın toplam 13 parçadan oluştuğunu ve 12 parçasının kırıldığını belirtti. 12 parçanın 1999'da yaşanan büyük Marmara depreminde kırıldığını söyleyen Lekkas, geriye sadece İstanbul'un güneyinde yer alan tek hattın kaldığını hatırlattı. 65 kilometre uzunluğunda olan bu fayın 7 ve üstündeki bir depremi tetikleyeceğini belirten Lekkas "Şimdilik uykuda ancak enerji biriktirmeye devam ediyor" ifadesini kullandı.
Hilal Baldemir