Kış mevsimine girmemizle birlikte Yalova’da havalar bir hayli soğudu. Biz insanlar kadar hayvanlar da bu durumdan etkileniyor. Yalova Hayat olarak, arıcılık ile uğraşan İbrahim Üstün’e, ‘Arıcılık ile uğraşanların kış mevsiminde dikkat etmesi gereken konuları’ sorduk ve siz değerli okuyucularımız için derledik. Detaylar haberimizde.
Kış mevsiminde insanlar ile birlikte tüm canlılar da soğuk havalardan etkilenmektedir. Mevsim değişikliklerinde arıcılık yapan veya yapmak isteyen vatandaşların hangi konularda dikkatli olması gerektiği konusunda Yalova’da arıcılık ile uğraşan Dream Bee Caffe işletmecisi İbrahim Üstün ile yaptığımız röportajda Üstün, kışın arıcılıkla ilgili Yalova Hayat’a özel açıklamalarda bulundu.
Kış mevsiminde arıcılıkla uğraşanlar nelere dikkat etmelidir?
İbrahim Üstün sormuş olduğumuz soruya verdiği cevapta şu ifadelere yer verdi, ‘’Prof. Dr. Muhsin Doğaroglu hocamızın ‘Modern Arıcılık Teknikleri’ adlı kitabında da belirttiği üzere, kolonilerde son hasadın yapılması, genel bir kitle tarafından yılın sona erdiğini işaret ediyor olsa da aslında bu dönem bir sonraki yılın başlangıcı olarak kabul edilmelidir ve koloniler asla ihmal edilmemelidir. Sonbaharın başlangıcı sonrasında uygun bir genotipten gelen genç ve verimli bir ana arı çoğu genç arılardan meydana gelen güçlü bir popülasyon ve bahara kadar yetecek besin deposudur’’ dedi. Sözlerine devam eden Üstün, genç ana arıların kışın daha az ölüm riski taşıdıklarını dile getirerek ekledi, ‘’Genç analar kış mevsiminde çok daha az ölüm riski taşımaktadırlar. Bu sebepten ötürü Anası genç olan koloniler kışı daha garantili geçirirler. Populasyonları daha düşük olmasına rağmen ikinci oğulların anası yaşlı kolonilere göre daha iyi kışlanır. İki senede bir olacak şekilde ana değiştirme programı uygulamak isteyen arıcılar, bal mevsiminin hemen sonrasında iki yaşını tamamlamış olan anaları bahar ve yaz mevsiminde yetiştirerek ruşetlerde tutmakta oldukları ana arılar ile değiştirebilirler. Bu işlem sayesinde de 2 yaşını doldurmuş olan ana arılar üçüncü kışına girmeden değiştirileceği için kış kaybı riskine karşı doğru bir hamle yapılmış olur’’ diye belirtti.
Kışın arı ölümlerine karşı nelere dikkat edilmelidir?
Sormuş olduğumuz kış mevsiminde yaşanan arı ölümlerine karşı nasıl bir önlem almalıyız sorusuna almış olduğumuz cevap ise şu şekildeydi, ‘’Kış mevsiminde kolonileri izleme şansı olan arıcılar çok iyi bilir ki ölümler nadiren yaşanmaktadır ve bu yaşanan ölümler soğuk kaynaklı değildir. Havasızlık ve nem kaynaklı yaşanan ölümlerin ise önüne geçmek için farklı yollar izlenebilir. Mesela kovanlara uygun bir havalandırma sistemi yapılabilir yine Prof. Dr. Muhsin Doğaroglu hocamızın ‘Modern Arıcılık Teknikleri’ adlı kitabında belirttiği gibi, arı kovanının ön tarafına uçuş deliğinin orta hizasında ve kapak kapandığında örtülmeyecek şekilde bir delik açılarak iş görecektir. Aynı zamanda açılan bu deliğin, bal tenekesi ağzı ile aynı genişlikte olması teneke kapakları ile kapatılma kolaylığını da yanında getirir. Deliğin iç tarafı arıların geçemeyeceği telden yapılmış bir kafes yardımıyla kapatılarak, deliği propolisle kapatılmaması için arıların aktif çalıştığı ilkbahardan kışa kadar olan süreçte deliğin içi sünger, strafor, pamuk veya bezle tıkanmalıdır, üzeri ise teneke kapak yardımı ile kapatılmalıdır.’’
Röportajımızda son olarak Varroa mücadelesinin önemine değinen Üstün, ‘’Varroa sonbahar mücadelesi tam ve sağlıklı yapılmış bir arı, kışı sorunsuz ve hastalıksız bir şekilde rahat geçirir, mutlaka yapılması gerekenler arasında en önemlilerden bir tanesidir. Sonbaharda kapalı yavrunun sona erdiği, son bal hasadından sonraki dönem varroa mücadelesinde ilaç uygulamak için uygun bir zamandır.’’ diye belirtti.
Murat Can Aytemur