OLASI MARMARA DEPREMİ İÇİN YETKİLİLERE SESİMİZİ DUYURMAMIZ GEREKİYOR

Kartal Kitap Fuarına katılan jeolog Prof. Dr. Naci Görür, büyük Kahramanmaraş depreminden sonra ilk defa açıklamada bulundu.

Haber Giriş Tarihi: 08.06.2023 12:59
Haber Güncellenme Tarihi: 08.06.2023 12:59
https://www.yalovahayat.com/

Kartal Kitap Fuarına konuk olan Görür, "Halkımız, kendini yönetenlerden depreme dirençli yerleşim alanları istemeli. Halk istemedikten sonra hiçbir şey olmaz. Lafla değil, gerçekten istemeli. 25 senede 100 binden fazla insanımız öldü. Biz, daha halk olarak 'depremde ölmek istemiyoruz'u talep etmedik, edemedik" dedi. Konuşmasının devamında Naci Görür şu ifadelere yer verdi: " EYT'liler kadar olamadık. EYT'liler bile Türkiye'de sesini duyurdu. Daha yeni 70-80 bin insan öldü. Ondan önce 25-30 insanın ölümüne neden olduk ve bu hemen dün sayılır. Yani 25 senede 100 binden fazla insanımız öldü. Biz, daha halk olarak 'depremde ölmek istemiyoruz'u talep etmedik, edemedik. Devlet, depremde ayakta kalmalı, kabul. Okullar, itfaiye ayakta kalmalı, kabul. Onlar tamam. Onları yaptınız. Peki halkın oturduğu evleri niye deprem dirençli yapmadınız? Bunu böyle bir kampanya şeklinde düzenlemek de doğru değil. Can güvenliğini sağlamak için yerleşim alanlarını birinci derecede devlet yapmalıdır. Devletin en önemli görevi, birinci görevi, insanların can güvenliğini sağlamaktır. Onun için bizler, burada devletin etkisi, hegemonyası veya idaresi altında yaşıyoruz. Vergi veriyoruz, görev yapıyoruz, askerlik yapıyoruz, 'vatandaş' diyoruz. Devlet, ulusal ve uluslararası finans kaynaklarını milletin arkasına verecek. Devlet; şefkatini, sevgisini, gücünü vatandaşı sarmalayarak gösterecek ve yerel yönetimlerle el ele, kol kola, onunla kavga ederek değil, yerel yönetimlerle itişerek didişerek değil, el birliği ile devlet, yönetim ve vatandaşlarla bu işi çözeceğiz. Tek çözümü de budur ve çözülür."

"İstanbul depreminde İstanbul'u kurtaracak olan, İstanbul'un kendisi olmayacak”

Olası Marmara depreminde farklı şehirlerden müdahale gerekeceğini söyleyen Görür konuşmasına şu sözlerle devam etti: "İstanbul depreminde İstanbul'u kurtaracak olan, İstanbul'un kendisi olmayacak. İstanbul depreminde, İstanbul'un dışından müdahale gerekecek. Yani onun için hükümet sesimizi duyarsa veya belediyeler… Eminim ki o türlü planlar da yapmışlardır. Komşu illerden görece olarak daha ayakta durabilecek illere deprem için yatırım ve birikimin yapılması lazım. Birincisi bu. Kendi içimizde de elbette ki unutmayın, bir insanı kurtarmak dünyaya bedel. O işin bedeli yok, tabii ki bizim bu ilçedeki afet yönetim insanlarımız çok can kurtaracaklardır. Eminim, ondan da hiç kuşkumuz yok. Ama mahalle gönüllüleri önemli. Sayın başkanım da biliyordur onu zaten, arkadaşlarla o eğitime girmişler. Mahalle gönülleri, en güvenilir, depremde müdahale edecek yerel güçler olmalı. Yani böyle AFAD'ın genel olarak İstanbul boyutunda 'Afete müdahale benim işimdir' demesi yanlış. Aksine mahalle gönülleri ile beraber belediyeler kol kola vererek gönüllü bir şekilde bunu sağlamaları lazım. Çünkü evi sağlam olan veya evinden canlı çıkan her insan, önce kendi komşusuna yardıma gidecektir. Yani bize ilk gelen, komşular olacaktır. Onun için afet gönüllülerini ihmal etmemek gerekir."

HABER/Hilal Baldemir