Geçtiğimiz yıl okullarda en çok şikayet edilen konulardan biri olan okul kayıt parası ile ilgili yeni eğitim öğretim yılı tüzüğünde bu talebin yasal olmadığı net bir şekilde belirtilmişti. Bakanlık bu talepte bulunan okulların gerekli mercilere şikayet edilmesini belirtmişti.
Okul kayıt ücretinin teorik olarak da pratik olarak da yasal olmadığını belirten Bakan Tekin, okul aile birliklerine "bağış" adı ile yapılan ödemeler sorusunu şu şekilde yanıtladı:
Okul kayıt ücreti yasal değil. Daha önceki yayınlarda söyledim. Liselerde iki grup öğrencimiz var. Birincisi merkezi sınavla yerleşen öğrenci. Birincisi sınavla yerleşen öğrenci, ikincisi adrese dayalı kayıt olan. Liseler de böyle. Bir okul müdürünün 'ben bu öğrenciyi kayıt yapmıyorum' deme durumu yok. İlk ve ortaokullarda yine çocuklarımız elektronik ortamda adreslerine en yakın okullara yerleştiriliyorlar.
Yani bir veli 'benden kayıt için ücreti' istendi diyorsa ve kayıt hakkı olmayan okullarda bunu bir şekilde oraya kaydettirmek için farklı yöntemler deniyor olabilir. Kayıt hakkı olan birini kayıt etmeme gibi bir durum yok. Boş yere müdürlerimizi zan altında bırakmasınlar.
Okul aile birliklerimiz var. Seçimle göreve gelmiş bir yapı var. Burada velilerimizin standart hizmetin dışında öğrencilere başka hizmetlerin sunulmasını istiyorlardı. Kendi aralarında bir bağış mekanizması oluşturup o hizmeti satın alıyorlar. Mevzuatını biz yapıyoruz. Bağışlar ve yaptıkları işlere de Bakanlığımızın teftiş hizmetleri takip ediyor. Bunun dışında para talep ediliyorsa bize başvursunlar biz gereğini yaparız.
Son günlerde bir çok ilde gündeme gelen konulardan biri de okulların temizlik personeli eksikliği ve idarelerin temizlik personeli maaşlarını karşılaması. Okullardaki temizlik işlerinin aksamasına ilişkin soruya Bakan Tekin şöyle yanıt verdi:
Çok tartışılıyor bu günlerde. Biraz detaylı konuşmak istiyorum bu konuda. Yeni eğitim öğretim yılı hayırlı olsun. Öğretmen arkadaşlarımıza ayrıca kolaylıklar diliyorum. Önce şu konuyu netleştirelim. 45 bine yakın okulumuzda kadrolu temizlik elemanımız mevcut. Kalan okullarımızla ilgili süreci taşeronlar üzerinden hallediyorduk. Taşeronlar kadroya geçtikten sonra bir sorun başladı. Okullarımız açık olduğu dönemde Çalışma Bakanlığı'mızın bize tahsis ettiği kontenjanından hallediyorduk. Bu yıl çalışma bakanlığımız bu projeyi revize etti. Haftada 5 zamanlı değil haftada 3 gün belirledik. 120 bin personel yarı zamanlı görevlendirildi. Okulların açılmasıyla bu süreç başladı. Bu projeye iş gücü uyum projesine başvuru çok sınırlı kaldı. Sınırlı kaldığı için sorunu çözemedik. 120 bin istihdam alanı oluşturulmasına rağmen yüzde 25'i anca doldurulabildi. Bu talep eksikliklerinden dolayı okullarımızda böyle bir sıkıntı ortaya çıktı.
En son dün oturduk tekrar değerlendirdik. Pazartesi itibarıyla tam zamanlı 30 bin personel alınacak. Gelecek hafta ilave personel ile sorunu çözeceğiz. 30 bin temizlik personeli alınacak. Gelecek haftadan itibaren çözülmüş olacak.
Şu anda 3 milyon üzerinde öğrencimiz yemek hizmetinden faydalanıyor. Yine ihtiyaç sahibi öğrencilerimizin durumunu valiliklerimiz çözüyor. Türkiye genelinde taşıma kapsamında olan öğrencilere bu hizmeti sunuyoruz. 18 milyon öğrencinin tamamına bedava yemek hizmeti sunmak hiçbir raporda bulunmuyor. Önceliğimiz ihtiyaç sahipleri. Başvuruda bulunan öğrenciler için valilikler aracığı ile işlem yapılıyor. 18 milyon öğrenciye yemek hizmeti gerçekçi değil.
Kamu kaynakları kullanılacak bütün öğrencilerimizin eğitime erişimi için tedbirler alınmış durumda. Bazı yerlerde pansiyonlarımız var. Bu hizmeti veremediğimiz yerlerde taşıma yapıyoruz. Biz çocuğu alıp 60 kilometre mesafede bir yere götürmek doğru değil, bu çocuklarımızı yol üstünde pansiyonlu okullarımıza götürelim. Hem çocuklarımızı yormamış oluruz. Bu konunun bütçe ile alakası yok. Tamamen kamu kaynaklarının efektif kullanılmasıyla alakalı.
Hilal Baldemir