İsrail 42 günden beri Gazze’de acımasız eylemler gerçekleştiriyor. Elektrik, su, gıda ve yakıtın olmadığı kentte salgın hastalıkların başladığı ve bu nedenle de ölümlerin artabileceği endişesi başladı.
7 Ekim’den bu yana devam eden saldırılarda 12 binden fazla Gazzeli sivil hayatını kaybederken 30 bini aşkın vatandaş yaralı ve tedaviye muhtaç. Siyonist İsrail, Gazze’de hastaneleri hedef aldığı için yaralıların tedavi edilmesine olanak sağlayan sağlık kuruluşu kalmadı.
Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM), Gazze'de çatışmalara 'acil ve uzatılmış ara verilmesi' talep edilen karar tasarısını kabul etti.
BM Güvenlik Konseyi'nde gerçekleştirilen toplantıda (BMGK) alınan 'acil ve uzatılmış ara verilmesi' şeklindeki karara 15 üyeden 12'si 'evet' derken, üç 'çekimser' oy kullanıldı bu ülkeler ABD, Rusya ve İngiltere oldu.
Birleşmiş Milletler tarafından sık sık İsrail’e ateşkes çağrısı yapılıyor fakat Siyonist Tel Aviv ise buna karşı çıkıyor.
BM'nin farklı alanlarda görev yapan 33 raportörünün imzasıyla İsrail'in Filistin halkına yönelik acımasız saldırılarını konu alan yazılı bir açıklama metni yayımlandı.
Bütün dünyaya Filistin halkına yönelik bu acımasız soykırımı önleme çağrısında bulunulan açıklama metninde İsrail'in Gazze'deki Filistinli sivillere karşı gerçekleştirdiği ağır savaş ihlalleri ve soykırım yapmakta olduğu belirtildi.
Artan soykırım kışkırtmalarının İsrail'in 'işgal altındaki Filistin halkını yok etme' yönündeki açık amacını, Gazze'de ve işgal altındaki Filistin topraklarının geri kalanında ikinci Nekbe'yi gerçekleştirmesi için yüksek sesli çağrıların kanıtlarını ortaya koyduğu kaydedildi.
Bir araya gelen Raportörlerin Gazze'deki soykırım riskine ilişkin endişelerini daha önce de dile getirdiklerinin altı çizilen açıklamada, "Ülkelerin çağrımıza kulak vermemesi ve derhal ateşkes sağlanmamasından büyük rahatsızlık duyuyoruz. Bazı ülkelerin İsrail'in Gazze halkına karşı savaş yöntemine desteğinden ve uluslararası sistemin soykırımı önlemede seferber olmamasından derin endişe duyuyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, "İsrail'in tepkisinin meşru olabilmesi için kesinlikle uluslararası insancıl hukuk çerçevesinde olması gerekir. Gazze'nin bazı bölümlerde yeraltı tünellerinin bulunması doğrudan hedef alınamayan veya orantısız şekilde zarar gören bireylerin ve altyapının sivil statüsünü ortadan kaldırmaz" ifadeleri kullanıldı.
Öte yandan dünyanın her yerinde hala Siyonist İsrail ve onun daimi destekçisi ABD ile ilgili boykot hareketleri devam ediyor. İsrail markaları ve ürünleri boykot edilirken aynı zamanda ABD markaları ve ürünleri de boykot ediliyor. Boykot hareketi oldukça önemli gelişmelere neden olurken küresel çapta şirketlerin hisselerinde düşüşler yaşanıyor.
Hilal Baldemir